güneş tutulunca
dağlardaki mağralara gider
aylarca hatta yıllarca orda yaşarlarmış.
Ama bizim evlerimiz
televizyonlarımız, msnlerimiz,
hakkında hemen hemen hiç birşey bilmediğimiz
ama çok güvendiğimiz kurumlarımız var.
Bilimimiz var. Aklımız var.
Elimde olsa 29 Marttan 10 gün önce giderim köyüme
Ağustosa kadar da paşalar gibi yaşarım.
Ama benim elimde değil, elimde olsaydı da
yukardakilerim olduğundan yapamazdım heralde.
Daha da elimde olsaydı gider eski adamlara karışırdım;
severim eski adamları bilirsiniz.
4 yorum:
Egreti modernligin
eski adamlara yamadigi
'üzerlerinden kazinamayacak' izler
ile dönüstük
biz olduk
yenil(en)dik.
Her devir, kendi sorunlarını da birlikte getiriyor sanırım. Kaçamıyorsak, tutulmalı mıyız; bilemiyorum. Internet ve para, bünyemde kızamık etkisi yapıyor ama ikisine de ihtiyacım var. Onlara sahip olduğumuz ve onlar bize sahip olamadığı sürece, güvenli taraftayız derim.
Bir de Murat,
Şimdiden söyleyeyim
29 Mart günü ve gecesi
hayat planlarımı suya düşüerecek herhangi bir olay olmadığı sürece
seninle birlikte aynı evde, aynı şehirde olucam.
Aslansın! Güneş tutulmasını seyredelim beraber o zaman; olduğu kadar. Akşama da oturur fikirlerimizi deiştiririz.
küstüm.bye.
Yorum Gönder